Yalova'dan Avrupa'ya Ro-Ro gemisi seferlerinde hareketlilik yaşanıyor
Türkiye'nin 63'üncü deniz hudut kapısı niteliğiyle 2017 yılında kurulan Yalova Ro-Ro Terminali, Fransa ve İtalya gibi Avrupa'da önemli limanları bulunduğu ülkelere doğrudan sevkiyat yapılabilmesinden dolayı ilgi görüyor.
İstanbul, Bursa, Kocaeli gibi sanayi şehirlerine yakın konumuyla ilgi gören terminal, seferlerine dahil ettiği Fransa'nın Sete ile İtalya'nın Trieste limanlarıyla uluslararası taşımacılık yapan firmaların yoğun ilgi gösterdiği merkezlerden biri haline geldi.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığının denizcilik verilerine göre, geçen yıl Yalova-Sete Ro-Ro hattını kullanan taşımacılık araçlarının sayısı son 5 yılda yaklaşık 100 katına çıktı.
Yalova Limanı, bünyesine yeni kazandırdığı iskelelerle hem sefer sayısını hem taşınabilir birim sayısını artırarak bu yıl da Türkiye'nin ihracatına ve dış ticaretine katkısını sürdürüyor.
Yalova Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Cemil Demiryürek, gazetecilere, ilin stratejik konumunun taşımacılıkta önemli rolünün bulunduğunu söyledi.
Demiryürek, "Avrupa Birliği (AB) kara gümrük kapılarında yaşanan yoğunlukların tedarik zincirini ve ihracatını etkilemesi nedeniyle Ro-Ro seferleri gerçekleştiren limanlar bu dönemlerde büyük önem kazandı. Yalova'daki limanımız sayesinde de Fransa, İtalya gibi ülkelere doğrudan sevkiyat yapılabiliyor." dedi.
Yalova Ro-Ro Terminali'nin Türkiye'nin dış ticaretine önemli katkılar sağladığını vurgulayan Demiryürek, Yalova Makine İhtisas Organize Sanayi Bölgesi (OSB) ile Avrasya OSB'nin 350'şer fabrikayla faaliyete geçtiğinde limanın öneminin artacağını dile getirdi.
Türkiye ihracatının yaklaşık yüzde 60'ının deniz yoluyla yapıldığına değinen Demiryürek, "Deniz yolu taşımacılığının her zaman navlun avantajı nedeniyle daha verimli ve daha ihracatı destekleyici, gelişen çevre teknoloji sayesinde daha çevreci ve rakabetci olduğu için tercih edilebiliyor. 2024 yılında da hem Türkiye'de hem diğer limanlar hem de Ro-Ro Terminali'mizde ihracatın artarak devam edeceğini öngörebiliyoruz." ifadesini kullandı.
Terminali tercih eden uluslararası nakliyat firmasının yetkilisi Yiğit Şenbağ da Yalova'nın sağladığı en büyük avantajın, Türkiye'de yükledikleri araçların 76 saat gibi kısa bir sürede Fransa limanı üzerinden Fransa, İspanya, Portekiz ve Kuzey Afrika ülkelerine gönderebilmeleri olduğunu bildirdi.
Kara yoluyla ticarette Avrupa'ya açılan sınır kapılarında bekleme sürelerini de deniz yolunu kullanarak optimize ettiklerini aktaran Şenbağ, şöyle konuştu:
"Kapıkule'de 90-100 saat bekleme süreleri mevcutken biz burada Yalova Ro-Ro Limanı'ndan haftada 6 kez sağlanan çıkışlar sayesinde rahatça çok fazla beklemeden araçlarımızı yurt dışına gönderebiliyoruz. Onun dışında yaklaşık 1 senedir sektörümüzün en çok yaşadığı problemlerden biri de Avrupa Birliği vize sorunu. Örneğin bir sürücü parkurumuz var, 100 ya da 150 sürücü fakat siz AB vizesine başvurup da sonuç alamadıktan ya da başvurduktan 5-6 ay sonra çok kısa süreli vizeler aldığınızda bu sürücüleri atıl olarak Türkiye'de bekletmek zorunda kalıyorsunuz. Bugün herhangi bir Schengen bölgesindeki konsolosluğa başvurduğunuzda 3-3,5 ay kadar vize başvurusu için bekliyorsunuz. Bunun sonunda da elde ettiğiniz vize eğer şanslıysanız, vize alabiliyorsanız yaklaşık sadece 6 ay oluyor. Bu da biz ve bizim gibi nakliye firmaları ve tüm sektör için hem ekipman hem iş gücü hem de eleman olarak büyük bir kayba sebep oluyor."
Şenbağ, Yalova Ro-Ro Limanı'ndan çekici ve şoförsüz olarak dorseleri Fransa'ya imkanı bulunduğunu sözlerine ekledi.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.