İki şirketin iş birliğiyle, rüzgar tahrik sistemiyle donatılan ilk LNG taşıyıcısı, 2026 yılında denizlerle buluşacak. Bu proje, dökme yük gemileri ve tankerlerde denenmiş olan rüzgar destekli tahrik teknolojisinin, LNG taşıyıcılarına uyarlanmasını içeriyor.
Wind Challenger sistemi genişliyor
MOL ve Oshima Shipbuilding, rüzgar tahrik sisteminin merkezinde yer alan Wind Challenger adını verdikleri sert yelkenleri fiber takviyeli plastik kompozit malzemelerle geliştirdi. İlk kez 2022'de bir dökme yük gemisinde test edilen bu sistem, hem yakıt tasarrufu sağlıyor hem de çevre dostu bir çözüm olarak dikkat çekiyor.
Yelken sistemi, teleskopik olarak açılan üç bölümden oluşuyor ve maksimum 49 metre genişliğe ulaşabiliyor. MOL, Wind Challenger sistemini LNG taşıyıcılarına entegre etmek için gerekli tasarım onayını Ağustos 2024'te alarak, bu teknolojiyi genişletme planlarına hız kazandırdı.
İlk LNG taşıyıcı, 2026'da denizlerde
Chevron, Hanwha Ocean tarafından inşa edilen ve 2026'da teslim edilmesi planlanan LNG taşıyıcısını Wind Challenger ile donatma kararı aldı. Bu taşıyıcı, 174.000 cbm kapasiteli, 286 metre uzunluğunda standart bir LNG gemisi olacak ve iki büyük Wind Challenger yelkeni ile donatılacak. Yelkenlerin konumlandırılması, geminin mevcut tasarımını büyük ölçüde etkilemeden enerji verimliliğini artırmayı hedefliyor.
Yakıt tüketiminde çarpıcı düşüş
MOL, daha önce bu sistemi kömür taşıyan dökme yük gemilerinde test etmiş ve yüzde 17'ye kadar yakıt tasarrufu sağlamayı başarmıştı. Ortalama yakıt tasarrufunun yüzde beş ila sekiz arasında olduğu belirtilirken, bu başarı LNG taşıyıcılarına uygulanacak sistemin de ne kadar etkili olacağını ortaya koyuyor. MOL, bu teknolojiyi denizcilik filolarına daha geniş çapta yaymak amacıyla, 2030’a kadar 25 gemiyi, 2035’e kadar ise 80 gemiyi Wind Challenger sistemiyle donatmayı planlıyor.
Denizcilikte sürdürülebilir gelecek
MOL ve Chevron'un bu hamlesi, denizcilikte sürdürülebilirlik açısından büyük bir adım olarak kabul ediliyor. LNG taşıyıcılarının fosil yakıt tüketimini azaltmak, karbon emisyonlarını düşürmek ve çevre dostu bir taşımacılık sistemi inşa etmek için geliştirilen bu proje, denizcilik sektörünün geleceğini yeniden şekillendirecek nitelikte.