​​​​​​​“Körfez’in en gelişmiş ve müşteri merkezli limanını yapıyoruz”

Kocaeli bölgesi, gerek stratejik konumu gerekse Türkiye’nin en önemli sanayi bölgesi olması dolayısıyla birçok yatırımı...

Nichola SILVEIRA - DP World Yarımca Liman İşletmeleri CEO’su

Kocaeli bölgesi, gerek stratejik konumu gerekse Türkiye’nin en önemli sanayi bölgesi olması dolayısıyla birçok yatırımı da kendisine çekiyor. Özellikle Marmara denizine hakim bir konumda olması, denizcilik yatırımlarında bölgeyi en önemli alanlardan biri haline getiriyor. Yaklaşık 60 ülkede onlarca limanıyla faaliyet gösteren DP World’ün Yarımca’da sürdürdüğü liman yatırımı da bunlardan biri... DP World Yarımca Liman İşletmeleri CEO’su Nichola Silveira ile projeye dâir bir söyleşi yaptık.

DP World’ün tüm dünyada işlettiği onlarca terminali bulunuyor. Türkiye'de bir yatırım yapma düşüncesi nasıl doğdu?

60 ülkede 65’i aşkın liman işletmesiyle DP World, dünyadaki yeni yatırım fırsatlarına her zaman açıktır. Yatırım yaptığımız diğer ülkelerde olduğu gibi, konteyner ticareti için stratejik konumu ve yükselmekte olan pazarıyla Türkiye’nin şirketimizin ilgisini en üst seviyede çektiğini söyleyebiliriz.

Yarımca'da Türkiye'nin en büyük konteyner terminalini hayata geçiriyorsunuz. Yarımca'nın lokasyon olarak sizi cezbeden yönleri nelerdi?

Kocaeli, yalnızca Marmara’nın değil, aynı zamanda Türkiye’nin de en sanayileşmiş bölgesidir. Limanımız, Türkiye’nin kalbinde kilit öneme sahip Kocaeli sanayi bölgesinde stratejik konumuyla, Türk ticaretinin ve sanayisinin gelişiminde uzun vadeli çok önemli bir rol oynayacaktır. Konteyner limanımız 100 km yarıçapında 20 milyon kişiye hizmet edecektir. Projenin hayata geçmesi,  Türkiye’nin konteyner trafiğinde sürekli bir büyümeyi sağlamak üzere yeni bir kapasite yaratacaktır.

DP Wold Yarımca Limanı, İstanbul otoban gişelerine yalnızca 60 km uzaklıkta ve bugünlerde “Kocaeli Limanı” olarak da dillendirilmeye başlanan limanlar bölgesinde konumlanmıştır. Bizim en önemli avantajımız, 18.000 TEU kapasiteli bir konteyner gemisini aynı zamanda arzu edilen hizmet kalitesiyle elleçleyebilecek eğitimli personeliyle İzmit Körfezi’nde en gelişmiş ve müşteri merkezli limanını hayata geçirecek olmamızdır.

Geçmişte yasal birtakım sorunlarla karşılaşmıştınız. Bu konuda bize neler söylemek istersiniz?

DP World’ün faaliyet gösterdiği diğer ülkelerde de benzer yasal süreçlerin yaşandığını ve bu açıdan Türkiye’deki durumun diğer ülkelerdekinden farklı olmadığını söyleyebiliriz. En doğru yasal çerçevede bunlara çözüm üretmek için çalışsak da bazen çözümü zaman alıyor. Ülkelerin kanun ve yönetmelikleri doğrultusunda bu sorunların çözülmesi de iş hayatının bir parçası.

Bölgede kurulacak böyle büyük bir terminale giriş çıkış yapacak araçların trafik sorunlarına sebep olabileceği yönünde bazı eleştiriler vardı. Bu konuda planlarınız nelerdir?

DP World Yarımca olarak gerek terminal içerisinde gerekse de dışında trafiğin sorunsuz bir şekilde akışının temini için ilgili kurumlarla birlikte çalışıyoruz. Teknoloji yatırımımızın bir parçası olacak ‘Araç Rezervasyon Sistemi (VBS)’ ve bunun tamamlayıcısı niteliğindeki -bu bölgede bir ilk olacak- liman içerisindeki geniş tır park alanımız ile bu konuda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağımızı öngörüyoruz. 

Faaliyete ne zaman geçmeyi planlıyorsunuz?

2015 yılının son çeyreğinde faaliyete geçeceğiz.

Yarımca'da kurulacak olan terminalin teknik kapasitesi nasıl olacak?

Yıllık 1.3 milyon TEU elleçleme kapasitesine sahip olacağız. Terminal sahası yaklaşık 46 hektar’dır. Tam kapasitede (2 ana rıhtımımız, herbiri 400 metre üzerinde uzunluğa sahip) 8 adet 23 sıra rıhtım vinç, 34 E-RTG ve 50’nin üzerinde terminal çekicisi ile hizmet vermeyi planlıyoruz. Ayrıca, terminal içerisinde parsiyel konteynerlar için kapalı CFS alanı, açık yükler için iç dolum ve iç boşaltım alanları olacaktır.

Dubai'deki Jebel Ali yapay limanı dünyada parmakla gösterilen özelliklere sahip. Yarımca'da benzer yeni teknolojiler görecek miyiz?

Kesinlikle... DP World bütün limanlarında standardizasyona büyük önem vermektedir. Örnek vermem gerekirse, Jebel Ali Terminal 3 ve Rotterdam limanlarımızda olan ve dünyada az sayıda limanda bulunan en son teknolojiye sahip uzaktan kontrollü rıhtım vinçlerini Türkiye’ye getireceğiz.

Yatırımınız bölgede istihdama nasıl katkı sağlayacak?

Türkiye’de organizasyonumuz 6 kişiyle işe başladı ancak bugün ekibimiz 33 kişiden oluşuyor. Çalışan sayımızın ilk etapta 2015 yılında 320 kişiye ulaşması ve bu sayının ilerleyen dönemde daha da artması planlanıyor.

Kurumsal sosyal sorumluluk yaklaşımınız ile ilgili bilgi verebilir misiniz?

Kurumsal sosyal sorumluluk, önemli paydaşlarımızdan biri olan projemize komşu halkın gelişimine katkı sağladığımız ve bütün limanlarımızda çalışanlarımıza ve çevreye bağlılığımızı ve sorumluluğumuzu ifade eden, şirketimizin en önemli stratejik dayanaklarından birini temsil etmektedir.

Türkiye'de ve dünyada denizcilik sektörünün geleceğine dair öngörüleriniz nelerdir?

Ülkeler arasındaki ticaretin ve gelişen piyasaların büyümesiyle orantılı olarak konteyner pazarı da büyümeye devam edecektir. Ancak limanlar da, daha büyük gemiler ve önemli konsorsiyumları oluşturan büyük armatörlerin birleşmeleri doğrultusunda birçok zorlukla mücadele etmek durumunda kalacaklar. Limanlar, ULCC gemilerini elleçleyebilmek ve daha düşük maliyetlerle aynı operasyonel verimliliği sağlayabilmek için yatırım yapmak durumunda kalacaklar ve bu hepimizin karşı karşıya kaldığı bir zorluk. Doğru işe doğru kişiyi istihdam etmek de bu sektörün önündeki aşılması gereken bir diğer konu. Türkiye’ye dönecek olursak, konteynerle taşınan yük oranının diğer ülkelere kıyasla düşük olması ve 2023 büyüme hedefleri, Türkiye’nin potansiyelinin ne kadar büyük olduğunun önemli göstergeleridir diyebiliriz.

Not: Bu röportaj Deniz Endüstri dergimizin Eylül-Ekim 2014 - 38. sayısında yayımlanmıştır.

Röportajlar Haberleri

“Sektörün karbondan arındırılması, yeni fırsatlarla dolu bir dönüşüm sürecidir.” 
“Karbonsuzlaştırma, denizciliğin bugüne kadar karşılaştığı en büyük iştir.” 
“Sadece çok az müteahhitin yapabildiği işleri yapıyoruz.” 
“Mobil yangın söndürme sistemlerimiz, yüksek verimlilik sağlıyor.” 
“Her birey daha yaşanabilir bir çevre için üzerine düşeni yapmalıdır.”