Son 12 ay içinde sipariş edilen gemilerin beşte biri, geleneksel yakıtlar yerine çevre dostu alternatif yakıtlarla çalışacak.
Metanol, bu dönemde öne çıkan yakıt olarak dikkat çekiyor. DNV'nin rakamlarına göre, sipariş edilen gemilerin %9'u metanolle çalışacak şekilde tasarlanmış durumda. Bu, LNG (%7), LPG (%3) ve amonyak (%1) gibi diğer alternatif yakıtları geride bırakıyor.
2023 sonunda 29 adet faaliyette olan metanol yakıtlı gemi sayısı iki katına çıkacak ve 61'e ulaşacak. DNV'nin öngörülerine göre, 2026 sonuna kadar 257 metanol yakıtlı geminin faaliyette olması bekleniyor.
Konteyner gemileri, metanol kullanımında öncü konumda bulunuyor. 168 yeni sözleşme, bu devrim niteliğindeki değişime öncülük eden konteyner gemilerine ait. Bu, petrol ve kimyasal tankerleri gibi diğer deniz araçlarını geride bırakıyor.
DNV, mevcut metanolün doğal gaz veya kömür kaynaklı olduğunu belirtirken, yeşil metanol üretim kapasitesine önemli yatırımların yapılması gerektiğini vurguluyor.
Ancak, LNG hala sektörde lider konumda bulunuyor. Faaliyette olan ve siparişte olan gaz yakıtlı gemilerin toplam sayısı 1.016 iken, bunun 195'i konteyner gemileri.
DNV'nin Denizcilik Danışmanlığı işinde Baş Danışman olan Martin Wold, yakıt olarak amonyağa olan ilginin arttığını belirterek, "Ocak ayında onaylanan iki siparişle birlikte amonyağa olan ilginin artmasını bekliyoruz." dedi.
DNV'nin AFI platformu, sektöre dair ayrıntılı istatistikler ve etkileşimli haritalar sunarak, alternatif yakıt alımının sektördeki gelişimini gözler önüne seriyor. Temiz enerjiye olan talebin artmasıyla birlikte, denizcilik sektörü daha sürdürülebilir ve çevre dostu bir geleceğe doğru ilerlemeye devam ediyor.
Kaynak: Informa Markets (UK) Limited'in 'seatrade-maritime.com' internet sitesinden derlenmiştir.