David LOOSLEY
BIMCO Genel Sekreteri ve CEO'su
1905 yılında armatörlerin bir araya gelmesiyle doğan BIMCO, denizcilik sektörünün en önemli küresel kuruluşlarından biri olarak, sürdürülebilir ticaretten karbon emisyonlarının azaltılmasına kadar geniş bir yelpazede faaliyet gösteriyor. Kuruluşun Genel Sekreteri ve CEO’su David Loosley, BIMCO’nun geçmişten bugüne gelişimini, sektöre sağladığı katkıları ve gelecekte denizcilik dünyasını şekillendirecek stratejik hedeflerini detaylandırıyor. BIMCO’nun öncelikli odak alanları arasında yer alan karbonsuzlaşma, dijitalleşme, çevre koruma ve uluslararası düzenlemelere uyum sağlama konusundaki çalışmaları David Loosley ile konuştuk.
Bize BIMCO'nun kuruluş öyküsünden ve bu süreçteki rolünden bahsedebilir misiniz?
BIMCO 1905 yılında armatörlerin Botniya Körfezi ile Beyaz Deniz'den özellikle İngiltere'ye yapılan kereste ticaretinde sürdürülebilir navlun ücretleri elde etmek için işbirliği yapmaya karar vermeleriyle kurulması sonrasında zaman içinde evrim geçirmiş bir örgüttür. O dönemde navlun fiyatları birçok armatörü iflasa sürükleyecek seviyelerdeydi ve 1905 yılındaki toplantı, armatörlerin birbirlerine karşı değil, birlikte çalıştıkları takdirde daha iyi bir konumda olacakları inancına dayanıyordu. Sonuçta, asgari navlun ücretleri insiyatifi işe yaramadıysa da BIMCO, ortak standartların oluşturulması ve eşsiz denizcilik kültürü ve ticaretinin teşvik edilmesi konusunda muazzam bir potansiyel olduğunu gördü. Bu rolümüz, denizciliğin pratikteki sesi olma niteliğimizle birlikte bugün de önemini korumaktadır.
Geliştirdiğiniz standart sözleşmeler ve klozlar hakkında bilgi verebilir misiniz? Bu belgeler denizcilik sektöründe nasıl bir rol oynuyor?
Bugün portföyümüzde, gemicilik ve denizcilik endüstrilerinin birçok kolunu destekleyen 300'den fazla sözleşme ve kloz yer almaktadır. Bunlar arasında gemi inşasından standart operasyonlara, karbon emisyonunu sona erdirmekten gemilerin geri dönüşümüne kadar birçok alanda kullanılan sözleşme ve klozlarımız sayılabilir. Doküman komitemiz ve birçok alt komite çok önemli çalışmalar yürütmektedir. Düzenleyici çerçevede süregiden değişiklikler karşısında sektörü faaliyetlerini sürdürebilmek için ihtiyaç duyduğu sözleşme ve klozlarla destekliyor, ihtilafları en aza indiriyor ve özellikle de karbon emisyonlarını ortadan kaldırmak bağlamında IMO ve AB düzenlemelerine uyum sağlamaya çalışıyoruz. Doğal olarak, büyük bir mesele olan karbon salımının azaltılması konusuna bütün dikkatimizi veriyoruz. Bu amaçla, sektörü desteklemek ve üyelerimizin CII ve AB ETS düzenlemeleri gibi çok karmaşık düzenlemelerde yollarını bulmalarına ve bunlara uymalarına yardımcı olmak için karbon klozlarından oluşan bir portföy geliştirdik.
BIMCO uluslararası düzenleyici kurumlarla nasıl bir işbirliği yapıyor? Özellikle, IMO ile ilişkileriniz ve bu bağlamdaki katkılarınız hakkında bilgi verir misiniz?
IMO'da ve diğer uluslararası düzenleyici kurumlarda, görüşülmekte olan konuya, ondan kaynaklanan herhangi bir düzenlemeyi uygulamak zorunda kalacak olanların bakış açısını anlayabilmeleri için ihtiyaç duyulan bilgileri sağlıyoruz. Gemicilikte emniyet, güvenlik ve verimliliği artıran kılavuz ve standartların geliştirilmesine öncülük ettiğimiz için denizcilik emniyeti ve güvenliği de gündemimizin üst sıralarında yer almaktadır. IMO'da BIMCO özel istişari statüye sahiptir. Buna ek olarak Londra Sözleşmesi/Londra protokolü, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (UNFCCC) ve Uluslararası Petrol Kirliliği Tazminatı (IOPC) Fonlarında gözlemci statüsüne sahibiz. Böylece, uluslararası politika oluşturma arenasında teknik sesimizi kullanıyor ve uygulanabilir ve makul çözümler arayışına uzman tavsiyeleriyle destek veriyoruz.
Sunduğunuz eğitim programları ve kurslar hakkında bilgi verebilir misiniz? Bunların denizcilik sektöründe çalışanlar üzerinde nasıl bir etkisi var?
Eğitim programlarımız, sektörde çalışanların yeni ve karmaşık düzenlemeleri daha iyi anlamalarına yardımcı olmakta ve genel olarak denizcilik alanında faaliyet göstermek ve çalışmak için daha hazırlıklı olmalarını sağlamaktadır. Kurslarımızı her daim güncel tutmak için sürekli olarak geliştirmekte ve güncellenmekteyiz. Çünkü, en basitinden, düzenleyici ortam sürekli değişmektedir. Son yıllarda, genel anlamda karbonsuzlaştırma ve portföyümüzdeki karbonla ilgili sözleşme ve klozların kullanımına yönelik eğitim ihtiyacının doğal olarak arttığını gördük. Deniz taşımacılığının karbon ayak izini azaltma çalışmaları kapsamında bu çabalarımız devam edecektir. Coğrafi açıdan, birçok eğitimi çevrimiçi olarak veriyoruz. Bu da insanların dünyanın her yerinden erişebileceği anlamına geliyor. Ayrıca müşterilerimizin ofislerinde talep üzerine kurum içi eğitimlerin yanı sıra dünyanın çeşitli yerlerinde de yüz yüze eğitimler de düzenliyoruz.
BIMCO'nun denizcilik sektöründe sürdürülebilirlik ve çevrenin korunmasına ilişkin girişimleri nelerdir?
Enerjide dönüşüm muhtemelen denizciliğin bugüne kadar karşılaştığı en büyük iştir. BIMCO'da, sürekli değişen mevzuata uyum sağlamak için ihtiyaç duyulan sözleşme ve klozları sunarak, destek ve danışmanlık sağlayarak sektörümüzü destekliyoruz. Sektörümüzün karbonsuzlaşmasında belirleyici rol oynayacak yeni düzenlemeleri, klozları, yakıt türlerini, operasyonel verimlilik önlemlerini vb. daha iyi anlamaya yardımcı olmak için web seminerleri ve eğitimler düzenliyoruz. Ayrıca, güvenli ve çevreye duyarlı gemi geri dönüşümünü sağlamak için Hong Kong Sözleşmesi'nin uygulanmasına destek veren ve okyanuslardaki plastik miktarının azaltılmasına yardımcı olmayı amaçlayan kampanyalara odaklanıyoruz. Ayrıca, gerçek anlamda küresel bir endüstri için küresel ölçekte regülasyonu desteklemek üzere IMO ile de çok yakından ilgileniyoruz. Tüm bu proje ve kampanyalar, BIMCO'nun sürdürülebilirlik ve çevre koruma gündemini destekleme yönündeki katkılarına örnektir.
Dijitalleşme ve yeni teknolojilerin denizcilik sektörüne entegrasyonu konusunda neler düşünüyorsunuz? Bu alanda ne gibi yenilikler ortaya çıkıyor?
Sektör olarak karşımızdaki en büyük meselelerden biri karbonsuzlaştırma. Bu bağlamda başarı için dünya genelinde deniz taşımacılığı filosunun tümünün şu anda kullanılan yakıtı değiştirmesi gerekecek. Ancak bu süreçte hepimiz dijitalleşmeyi destekler ve daha verimli bir endüstri olmak için çalışırsak bugünden de yapılabilecek çok şey var. Özellikle emisyonlarımızı gecikmeksizin azaltmak için muazzam bir potansiyele sahip olan operasyonel verimlilikten bahsediyorum. Mavi Visby Konsorsiyumu tarafından başlatılan ve "hızlı açıl, sonra bekle" uygulamasını azaltmaya odaklanan girişimler gibi çabaları kuvvetle destekliyoruz. Sektörümüzün bu tür girişimleri benimsemesine yardımcı olmak ve limanlar da dâhil olmak üzere tedarik zincirinin diğer halkalarıyla işbirliği yapmak büyük önem taşıyor. Dijitalleşme konusunda ise "25'e 25" kampanyasını başlattık. Kampanya, dökme yük sektöründe dünyanın en büyük nakliyecilerinden bazılarının, 2025 yılına kadar en az bir emtiada yıllık deniz ticaret hacimlerinin %25'ini eBL'leri kullanarak taşımayı hedefleme taahhüdü olarak şekillenmiştir.
Yayınladığınız pazar ve sektör raporları hakkında bilgi verebilir misiniz? Bu raporlar sektörü nasıl etkiliyor?
Pazar analizlerimiz, üyelerimizin, medyanın ve denizcilik dışındaki aktörlerin konteyner, kuru yük ve tanker segmentlerindeki önemli gelişmeler hakkında güncel bilgi sahibi olmalarına yardımcı olmak için sektör içinde ve dışındaki paydaşlara açıktır. "Haftanın deniz taşımacılığı numarası"nın yanı sıra dönüşümlü olarak üç segment için aylık bir genel bakış ve görünüm yayınlıyoruz.
BIMCO'nun geleceğe yönelik stratejik hedefleri nelerdir? Önümüzdeki yıllarda hangi projelere odaklanmayı planlıyorsunuz?
Deniz taşımacılığının pratiğe dönük sesi olmaya devam edeceğiz. Yani üyelerimize sadece kâğıt üzerinde değil, pratikte de işe yarayan tavsiye, destek ve araçlar sunmaya devam edeceğiz. Şu anda denizcilik, teknolojide hızlı atılımlar ve dijitalleşmenin yanı sıra giderek karmaşıklaşan bir ticari tablo ve düzenleyici ortamla karşı karşıya. Denizcilik sektörü, dünyanın geri kalanıyla birlikte hızlı bir şekilde dijitalleşiyor. Bu alan BIMCO açısından yüksek bir önceliğe sahiptir ve BIMCO'da bir Standartlar, İnovasyon ve Araştırma bölümü kurmamızın nedenlerinden biridir. Dolayısıyla, genel anlamda BIMCO'nun amaç ve hedefleri denizcilik alanındaki küresel gelişmelerin ön saflarında yer almak ve böylece üyelerimizin sektörümüzü karbonsuzlaştırırken gelişebilmelerini sağlamaktır.
Denizcilik sektörünün geleceğinin nasıl şekilleneceğini öngörüyorsunuz? BIMCO bu değişikliklere nasıl hazırlanıyor?
Geçen yıl temmuz ayında IMO, güncellenmiş bir IMO Sera Gazı Stratejisi üzerinde anlaşmaya vardı. Bu da sektörümüz açısından karbonsuzlaştırmanın aciliyetini daha da artırdı. Denizcilik sektörünün gelecekte daha yeşil bir endüstri olacağını düşünüyoruz. IMO sera gazı stratejisinin çığır açıcı olduğuna inanıyoruz. Bu, tüm dünya genelinde deniz taşımacılığı filosunun toplam sera gazı emisyonlarını 2008 yılına kıyasla %70'ten fazla azaltması anlamına geliyor. Biz de IMO'nun stratejisini tamamen destekliyoruz. 2040 yılı için öngörülen hedeflere ulaşmanın mümkün olduğuna inanıyoruz. Ancak bu, gemilerin inşa, işletme ve yakıt kullanım uygulamalarında köklü değişiklikler anlamına gelecektir. Bu gelişmeler her armatörü etkileyecek ve yatırım kararlarının gözden geçirilmesi, yeni tasarımların benimsenmesi ve iş modellerinin sonsuza dek değişmesi gerekecek. Karbonsuzlaştırılmış gemilerden oluşan bir geleceğe doğru ilerlerken, BIMCO üyelerimizi ihtiyaç duydukları akdi altyapı ve tavsiyelerle desteklemeye devam edecektir. Ve daha yeşil bir geleceğe hazırlanma sürecinde IMO ve diğer uluslararası düzenleyici kurumları uzman görüşleriyle desteklemeyi sürdüreceğiz.