Kaptanzâde Ahmet Yekta ve ailesi - (Önde oturanlar sağdan) Ahmet Yekta, küçük oğlu Sezai Kadir Aktengiz, eşi Fatma Fahima Aktengiz. (Arkada ayakta olanlar sağdan) Ortanca oğlu Rasim ve büyük oğlu Halit Ramiz. Kaynak: Ahmet Yekta Bey’in Torunu Mehmet Aktengiz arşivi.
Kaptanzâde (Kapudanzâde) ailesi Ahıskalı’dır. Ahmet Yekta Bey’in eşi Fatma Fehime Hanımdır. Remzi, Rasim ve Sezai adlarını verdikleri üç erkek evlatları olmuştur. Soyadı Kanunu’nun ilanından sonra aile “Aktengiz” soyadını almıştır. Torunları Mehmet ve Aysen Aktengiz’dir.
Kaptanzâde Sezai, Mete ailesinden Engin Mete’nin ablasıyla evlenmiştir. S.S Gemi Armatörleri Motorlu Taşıyıcılar Kooperatifi Genel Müdürü olan Engin Mete, Kaptanzâde Yekta Bey’in üç gemisinin de kısa aralıklarla batmasından sonra, armatörlükten çekildiğini belirterek şöyle demiştir; “Perşembe Pazarı’nda bir tornacı atölyesi açtı. Orada daha ziyade gemilere çalışırlardı. Küçük oğlu Sezai de iyi bir tornacı olarak yanında çalışmıştır.”
Bu duyuru şöyledir: “Motörlü Armatörler Birliği’nden; Türkiye Kömür Satış ve Tevzi Müessesesi merkeziyle akdedilecek kömür nakliye mukavelenamesinin biran evvel tanzimi için Beyoğlu Beşinci Noterliğinde Muzaffer Pehlivan namına verilecek vekaletname ile Mehmed Ali Kaptan’ın yazıhanesinde bulunan mukavelenamenin imzaları 13 Temmuz 1949 Çarşamba günü öğleye kadar ikmai menfaatiniz icabı olduğunu ilan eder. Not: Bu mukavelenamede isimleri bulunan motörlerden başka dışarıda kalan motörlere Türkiye Kömür Satış ve Tevzi Müessesesi tarafından kontratta imzaları olmadığından kömür verilmeyeceği bildirilmiştir. Keyfiyet Motör Armatörlerine ehemmiyetle duyurulur.
Kaptan Zâde Ahmet Yekta Vaporları İdaresi Makbuzu (Bilet); Makbuz üzerinde; Vapurun İsmi, Yolcunun adedi, Mevki, Güverte, Ekrâp(Varılacak) olunan iskele, Gideceği İskele gibi bilgi satırları vardır. Makbuzun (Bilet) arkasında elyazısıyla “Yekta Bey’den kâffei matlubumu aldım aldım. Hiçbir şekilde alacağım kalmadı. Sabık ateşçilerden Mehmet. Tarih: 13 Kasım 1935 yazılıdır. Kaynak - Ahmet Yekta Bey’in torunu Mehmet Aktengiz arşivi.
Yekta Vapuru için Tahlisiye Umum Müdürlüğü’nce Sefain, Acenta veya Kumpanyalara Verilen Abonman Karnesi ‘nde ise “Vapurun İsmi - Yekta; Bandırası - Türk;Tonilatosu 482. Karne No.7; 1 Haziran 1932 tarihinden 31 Mayıs 1933 tarihine kadar bir sene muteber olan işbu karne Yekta Bey’e ita kılındı. Tahlisiye Umum Müdürü Osman.” yazısı vardı.
Bartın Ekspres Postası olarak tanınan “Yekta Vapurları”, bazı ilanlarında “Ahmet Yekta Vapurları” ve diğer bazı ilanlarında “K.Z.A. Yekta Vapurları” olarak yer almaktadır. Yekta Vapurları filosunda yeralan posta vapuru “İnönü 2” vapurudur ve “Muntazam Akçaşehir - Cide” hattında Sirkeci rıhtımından hareketle Akçaşehir, Alaplı, Ereğli, Zonguldak, Bartın, Amasra, Kurucaşile ve Cide iskelelerine azimet ve avdet etmek suretiyle tarifeli seferler yapardı. Müracaat Mahalli: Eminönü İzmir Sokak No. 11., Ahmet Yekta İdarehanesi, Telefon: 1399 idi.
8 Şubat 1930 tarihli bir ilanda ise “Ahmet Yekta Bey” imzasıyla “İstanbul Üçüncü Noteri Beyefendiye” hitaben şu yazılmıştır; “Efendim, mutasarrıfı (sahibi) olduğum İstanbul Liman Dairesinde mukayyet İnönü namındaki vapurun dört hisse itibariyle üç hissesini dairenizden müsaade alarak musaddak senedat mucibince Kurucaşileli Topal Alizâde Murat ve İzzet Efendilere ve bir hissenin dahi mezkûr vapur kâtibi Ömer Beyzâde Reşat Bey’e satarak paralarını tamamen almış ve vapuru teslim etmiş olduğumdan keyfiyetin alâkadarlarının malûmu olmak üzere Vilayet ve Cumhuriyet Gazeteleriyle ilanını rica ederim efendim. Eminönü’nde İzmir Sokağında 11 Numarada mukim (oturmakta olan) Kaptanzâde Ahmet Yekta Bey.” Bu ilânla İnönü vapurunun Kurucaşileli Topal Alizâde Murat ve İzzet’e ve Ömer Beyzâde Reşat Bey’e satıldığını öğreniyor ki, geminin yeni sahipleri de yeni armatörler olmaktadır.
23 Mart 1930 tarihli bir ilanda “Ahmet Yekta Vapurları” olarak 1200 tonluk azami sürati 12 mil olan Yekta vapuru’nun Kabataş önünden hareketle Ereğli ve Zonguldak iskelelerine yük ve yolcu kabul edeceği duyurulmaktadır. Müracaat adresi: Eminönü İzmir Sokak No. 10, Ahmet Yekta İdarehanesi, Telefon: 1399’dur.
22 Nisan 1930 ve 1930 yılı boyunca gazetelerde yeralan ilanlarda “Kapudanzâde Ahmet Yekta Vapurları” ilanları görülmektedir. Bu ilanlardan birkısmı “Yekta” vapuru’na aittir. Yekta vapuru Sirkeci Şimendifer iskelesinden hareketle Zonguldak seferi yapmaktadır. Yük ve Yolcu için Müracaat Mahalli: Eminönü İzmir Sokak No. 11., Ahmet Yekta İdarehanesi, Telefon: 1399’dur.
S.S Ordu vapuru. Kaynak - Ahmet Yekta Bey’in torunu Mehmet Aktengiz arşivi.
S.S Ordu - (Ex - Barnessmore; Ex - Essere Djidid ; Ex - Julia, Ex - Valetta; Ex - Marie Louise; Ex - Messoud; Ex - Torgout; Ex - Ticaret)
1535 grt. olan “Barnessmore” Thomas Royden & Sons, River Mersey Liverpool tersanesinde 1880 yılında inşa edildi. Tam boy 259.1 ft., Kaimeler arası genişlik 33.9 ft, Derinlik17.9 ft. idi. 2 genişlemeli 163 nhp güç üreten buhar makinesine sahipti.
• 1930 yılına kadar eldeğiştirerek; “Essere Djidid”, “Julia”, “Valetta”, “Marie Louise”, “Messoud”, “Torgout” ve “Ticaret” adlarını aldı.
• 1930 yılında Kırzâde Şevki & Co.’ya satıldı ve gemiye “Ordu” adı verildi.
• 1931’de Yektazâde Bey’e satıldı ve geminin adı değiştirilmedi.
• 1933’de Ziraat Bankası yedd-i eminliğinde Kalkavanzâde Rıza Bey işletmesine devredildi.
• 1935’de yeniden Kalkavanzâde Rıza Bey ve Yekta Bey ortaklığına devredildi.
• 1938’de bir başka gemiyle çarpışma sonucu battı.
Lloyd’s Register kayıtlarında görülen “Essere Djidid” adı, “Eser-i Cedid” gibi de okunmakta olduğundan, hayli dikkat çekici bir soruya neden olmuştur!
2 Şubat 1934 tarihli haberde Yektazâde Hasan Rıza Bey’e ait “Ordu” vapurunun köprünün açık bulunduğu sırada Haliç’e girmek isterken sulara kapılarak Köprü’ye çarpmak üzereyken geminin süvarisi demir attırmış, fakat köprünün altından geçen elektrik ve telefon kablolarını parçaladığından firma aleyhine soruşturma başlatılmıştır.
11 Mart 1935’de Ereğli limanında hakim olan sert hava yüzünden kömür almak için bekleyen Ordu vapuru sürüklenerek Kabasakal Kumluğu mevkiinde karaya oturmuştur. Armatör Hasan Rıza tarafından satın alınan “Ordu” vapuru 23 Ekim 1937’de Boğaz’daki akıntılara yenik düşerek, çok hızlı şekilde batmıştır.
Geminin maruz kaldığı facia hakkında yapılan açıklamada Geminin Süvarisi Süleyman Kaptan şunları söylemiştir; “2000 ton kömür yüklü olarak evvelki gece demirli olduğumuz Beşiktaş İskelesi önünden hareket ettik. Esasen 6-7 milden fazla sürat yapamayan gemi bir müddet ilerledi, fakat anafor sulardan çıkamayarak şiddetli akıntılara kapıldı. Ancak 6 mil sürat yapıyorduk ki süratle akan sulara kapıldık ve önümüzde demirli olan Hamidiye okul gemisine çarpmak üzere hızla sürüklendiğimizi dehşetle gördük. Birdenbire gemiye Tam Yol emrini vererek felaketten kurtulmak istedikse de, Ordu kazan dairesiyle makine dairesi hizasından Hamidiye’nin baştarafına bindirdi.” Faciayı hafif ay ışığı altında seyredenler feryatlar, canhıraş haykırışlar duymuşlardır. Ordu vapuru süratle batmıştır! Facia akabinde Hamidiye Mektep Gemisi’nden atılan halatlar ve denize indirilen motörlerle denizde çabalayan kazazedeler kurtarılmaya çalışılmış, o civarda demirde yatan ve limana ziyaret amacıyla gelmiş bulunan Yunan Averof zırhlısı ile civardaki motorlar ve gemiler yardıma koşmuşlardır. Batan gemiden kurtarılanlar geminin süvarisi Süleyman Kaptan, İkinci süvari Remzi Kaptan, Birinci Çarkçı İbrahim Hasan, İkinci Çarkçı Osman Hurşid, Makine Lostromosu Cemalettin, Güverte Lostromosu Osman Kemal, Makine Yağcısı Necib Mehmed, Güverte Serdümeni Dursun Ali, Mustafa Hüseyin, Ateşçi Mehmed Mustafa, Ahmed Zekeriyya, Ahmed Kerim, Mustafa Abdullah, Kömürcü Mustafa Sefer, Kamarot Ahmed Mustafa ile gemi aşçısı Recep’in karısı Seniye ve çocukları Yılmaz ve Neş’e’den ibarettir. Geminin ahçısının maalesef gemiden çıkamayarak boğulduğu anlaşılmaktadır. Şilep batarken kendini denize atan geminin süvarisi Süleyman Mahmud Kaptan motörle kurtarılarak Hamidiye kruvazörüne çıkartılmıştır. Faciadan aklını kaybettiği görülen Kaptan bir süre konuşamamış, daha sonra saçma sapan sözler söylemeye başlamıştır. Batan Ordu vapuru 1880 yılında inşa edildiğine göre, 56 yaşında bulunuyordu! Vakayı müteakip tevkif edilen ve sonra serbest bırakılan geminin süvarisi Süleyman Mahmud Kaptan’ın mahkemesi uzun süre devam etmiştir.
S.S Yekta Vapuru Kaynak - Ahmet Yekta Bey’in torunu Mehmet Aktengiz arşivi.
S.S Yekta – (Ex - Mars; Ex - Marte; Ex - Masuccio; Ex - Trebizon; Ex - Trabzon)
15 Mayıs 1880 inşa 976 grt. olan “Mars” şilebi, Koninklyke Nederlansche Stoomboot Maatschappij, Amsterdam firması adına John E. Laing Builders Ltd. Upon - on Tyne, Tyne And Wear, Sunderland’de inşa edildi. 1930 yılına kadar eldeğiştirerek “Marte” ve “Masuccio” adlarını aldı.
• 1930’da Yelkencizâde ve Mahdumları Vapurculuk şirketine satıldı ve “Trebizon” adı verildi. • Ayni sene adı “Trabzon” olarak değiştirildi.
• 1931’de “Trabzon” Kapudanzâde Ahmet Yekta Bey’e satıldı ve “Yekta” adı verildi. El değiştirdiğinde 51 yaşında idi!
• 1938’de Köstence’de Norveç bayraklı Hisperia isimli bir şilebin çarpması sonucu battı.
10 Ocak 1938 günkü Akşam Gazetesi birinci sayfasında Yekta Vapuru’un Köstence’de battığını bildiren haberi.
1938 kışı çok dondurucu geçmekte ve denizlerde ağır fırtınalar olmaktadır. Bazı gemiler güçlükle limanlara sığınmış, batanlar, karaya sürüklenenler olmuştur. İmroz’a gitmek üzere seferde olan Tayyar vapuru ağır denizler nedeniyle Silivri’den İstanbul’a dönmüştür. Çanakkale Boğazı’nda yabancı
bayraklı bir vapur karaya sürüklenmiştir.
Karadeniz’de bir facia daha olmuş “Yekta” vapuru Köstence önlerinde bir Norveç vapuru ile çarpışarak batmıştır. Haber kaynağına göre; 1200 ton hurda demir yüklü olarak İstanbul’dan hareket eden Yekta vapuru Karadeniz’de şiddetli fırtınaya yakalanmış, günlerce denizle boğuştuktan sonra Köstence Limanı’na giriş yaparken kıç tarafından gelmekte olan Norveç bandıralı Ispenia isimli vapur ile çarpışarak kıç tarafından ağır yara almıştır. Durumun tehlikeli olduğunu gören kaptan siren düdükleri çalarak yardım istemiş, tam batmak üzere iken o sırada limanda bulunan İngiliz bayraklı tahlisiye gemisi King Lear yardıma yetişmiştir. Yekta Vapuru onarılmak amacıyla bir kalafat yerine yedeklenmeye çalışılmaktadır. Hatanın hangi kaptanda olduğu henüz tespit edilememiştir.
10 Ocak 1938 tarihli Son Posta Gazetesi birinci sayfadan verdiği “Kazaya uğrayan Yekta Vapuru’ndan Ümid yok” başlıklı haber.
Yekta Vapuru batıyor
Yekta vapuru kaptanı liman ağzında römorkörler bulunmamasından dolayı limana giremeyeceğini anlamış, limanın dışına çıkarak güney sahilindeki sığlığa gemiyi oturtmuştur. Gemi karaya oturduktan sonra İngiliz kurtarma şirketi ile görüşmeler yapılmış, sözleşme süresi biraz gecikmesine karşın İngiliz kurtarma şirketi çalışmaya başlamıştır. Ertesi günü kurtarma gemisi Yekta vapurunun suyunu tahliye etmeye çalışırken bu sefer büsbütün devrilmiş ve batmıştır. Yekta vapurunun armatörü Eyüplü Yekta bir gün önce bir Romanya vapuru ile Köstence’ye hareket etmiştir. Yekta vapuru küpeştelerine kadar su içinde bulunmaktadır. Gemide çarpışma sonucu sancak baş omuzluğunda yara almış durumdadır. Bu yaranın kapatılması için 20 gün kadar su altında dalgıç çalışması gerekmektedir. Köstence’de hüküm süren şiddetli ce dondurucu soğuklar, deniz altında çalışmalara engel olmakta, su altındaki yara kapatılamadığından Yekta vapurunun kurtulması mümkün görülmemektedir. Gittikçe şiddetini artıran fırtına etkisiyle Yekta yana yatmıştır.
10 Ocak 1938 tarihli haberlerin tamamı şöyledir; Köstence limanı girişinde Norveç bayraklı bir gemiyle çarpışarak ağır yara alan Yekta Vapurculuk şirketine ait Yekta vapuru batmıştır. Ulaşan bilgilere göre, Yekta Vapuru, İstanbul’da bir Musevi firmaya ait 1200 ton hurda demir yüküyle İstanbul’dan hareket etmiş ve Köstence Limanı önlerine geldiğinde Norveç bayraklı bir şilep yol vererek önlerine geçmek istemiş, fakat sert sulardan yeterli manevra yapamayarak Yekta vapuruna kıç taraftan bindirmiştir. Çarpışma çok şiddetli olmuş, Yekta vapuru çok ağır yara alarak bir süre su üstünde kalmaya çalışılmış, fakat gemi hızla su almaya başladığından baştankara yapılmıştır. Köstence Limanı’nındaki İngiliz kurtarma gemisi King Lear vakit geçirmeden kazazede gemiyi kurtarmaya koşmuşsa da, şiddetli fırtınadan dolayı sert sular gemiyi yedeklemeye yetmemiş ve Yekta Vapuru üst güvertesine kadar kadar batarak dibe oturmuştur. Ancak yarasının çok büyük olmasından dolayı, geminin kurtarılmasından ümit kesilmiştir.
Müsademede tam suçlu olan geminin Norveç şilebi olduğu açıklanmıştır. Geminin şirketi Köstence’de istenen kefaleti vererek gemisinin hareket ettirmişse de İstanbul Boğazı’ndan geçerken alıkonmuş, sonradan durum anlaşılarak gemi serbest bırakılmıştır. Yine gemi şirketi tam suçlu olmalarını dikkate alarak mahkeme yerine sulh yoluyla anlaşma yapılmasını teklif etmiş ve bu istekleri kabul edilmiştir.
S.S Türkan - (Ex - G.M.B., Ex - Soglaise ; Ex – Peleus, Ex- İntepe, Ex. Martı)
1930 Lloyd’s Register kayıtlarında armatörleri “Kaptanzâde Ahmet Yekta ve Fuad” olarak verilen “İntepe” 1878 R. Dixon & Co. Middlesbrough inşa bir posta/yük gemisiydi. G.M.B. adıyla inşa edilen gemiyle ilgili Tees Built Ships gemi sicili kayıtlarındaki diğer bilgilere göre 579 grt., 382 nrt. Tam boy: 175.4 ft., Kaimeler arası genişlik 25.7 ft., ve Derinlik 14.6 ft. idi. 3 Haziran 1878’de denize indirilen G.M.B inşa sahipleri Middlesbrough merkezli J.Watson & Co. olan geminin Thomas Richardson & Sons üretimi 2 genişlemeli buharlı makinesi 90 nhp güç üretmekteydi.
. 1899’da Christiana’dan Chr.Klaveness’e satılmış ve G.M.B. M.B. olarak kodlu bir ismi verilmiştir.
. 1903’de Sunderland’den Jacob Spain satın almış ismini değiştirmemiştir.
. 1904’de Mariopul’dan F.C.Svorono satın almış ve “Soglaise” adını vermiştir.
. 1908’de firmanın adı F.C.Svorono & Sons olarak değiştirilmiştir.
. 1914’de F.C.Svorono & E.Di Polllone ortaklığı haline gelmiştir.
. 1923’de Pire limanına tescil olunmuştur. Adı “Peleus” olarak değiştirilmiştir.
. 1929’de İstanbul’da Fuat Kaptan satın almış ve “İntepe” adını vermiştir.
. 1930 yılında “Kaptanzâde Ahmet Yekta ve Fuad” tarafından satın alınmış ve adını değiştirmemiştir.
. 1932’de Reşat Bey satın almış ve “Martı” adını vermiştir.
. 1936’da “Dillizâde Mehmed ve Kardeşleri”nin satın aldığı gemiye “Türkan” adı verilmiştir.
. 1937’deki armatörü Rabiha, Sabiha ve Saadet Dillizâde kardeşlerdir.
. 1939’da Fuat ve Recep Akbaşoğlu satın almıştır ve adını değiştirmemiştir.
. 1947’de Veysel ve Sait Akbaşoğlu adına kaydedilmiştir.
. 1949’da Faik Zeren satın almış ve adını değiştirmemiştir.
. 1951’de Reşit Kalkavan satın almış ve adını değiştirmemiştir.
. İzmir Çamaltı’ndan yüklediği tuz yükü ile 29 Ekim 1954 günü Mudanya yakınlarında batmıştır.
. 9 Kasım 1954’te yüzdürülmüş, fakat yedeklenirken derin suda batmıştır.
“Kaptanzâde Ahmet Yekta ve Fuad” ortaklığının sahip olduğu birdiğer gemi Selby’de kurulu Cochrane&Sons inşa 198 grt.’lik hayli küçük bir gemiydi. İlk adı “Reliance” idi. 1928 kayıtlarında “In - Eunu II” olarak verilmektedir. 1930’da geminin adı “İnönü II” olarak değiştirilmiştir. “İnönü II” oluşundaki gerekçe, Sadıkzâde Biraderler ve Şürekâsı’nın 1795 dwt’luk “İnönü” isimli posta/yolcu gemisiyle isim benzerliğini önlemek olmalıdır.