Bu ticaret grupları, mevcut durumun "kabul edilemez" olduğunu vurgulayarak harekete geçilmesi çağrısında bulunuyor.
Mektupta, deniz endüstrisinin tarafsızlığına ve siyasallaştırılmamasına vurgu yapılırken, deniz taşımacılığına yönelik artan saldırılara dikkat çekiliyor. Özellikle İran ve Yemen'de tutulan mürettebatın yanı sıra, bu yılın başlarında Husi saldırısında öldürülen denizcilerin durumu vurgulanıyor.
Gruplar, uluslararası toplumun, denizcilerin serbest bırakılması ve korunması için her türlü çabayı göstermesi gerektiğini belirtiyor. Ayrıca, tüm üye devletlere uluslararası hukuk çerçevesinde denizcilere karşı sorumluluklarını hatırlatma çağrısında bulunuyorlar.
Özellikle Orta Doğu'da artan tehditlerin altında denizcilerin korunması için koordineli askeri varlığın artırılması gerektiğine dikkat çekiliyor. Bu çabalar, özellikle MSC Aries gemisindeki mürettebatın serbest bırakılması için İran'a baskı yapılmasında daha da önem kazanıyor.
Mektup ayrıca, Filipinler'in St. Nikolas tankerindeki mürettebatı değiştirmek için İran'la işbirliği yaparak mahsur kalan mürettebatı eve gönderme başarısını vurguluyor. Ancak, İran'ın geminin bakımı için yedek bir çekirdek mürettebata ihtiyaç duymasıyla ilgili belirsizlikler devam ediyor.