Almanya Tayvan Boğazı’ndaki durumdan endişe duyuyor

Almanya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Andrea Sasse, Tayvan Boğazı’ndaki durumdan endişe duyduklarını söyledi.

Sasse, başkent Berlin’de düzenlenen basın toplantısında Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock’un 13-18 Nisan tarihlerinde Çin, Güney Kore ve Japonya’yı ziyaret edeceğini belirtti.

Baerbock’un Çin’de mevkidaşı Çin Gang ile görüşeceğini aktaran Sasse, burada yapılacak görüşmelerin odağında ikili ilişkilerin yanı sıra Rusya-Ukrayna savaşı, Çin’deki insan hakları durumu ve iklim krizinin yer alacağını anlattı.

Sözcü Sasse, Baerbock'un 15 Nisan'da Güney Kore'ye ve 16 Nisan'da Japonya'ya geçeceği ve burada 18 Nisan'a kadar düzenlenecek G7 Dışişleri Bakanları Toplantısına katılacağı bilgisini paylaştı.

Sasse, Çin'deki görüşmelerde Tayvan Boğazı’ndaki durumun da ele alınacağını ifade ederek, “Tayvan Boğazı'ndaki durumdan büyük endişe duyuyoruz. Bölgedeki tüm taraflardan istikrar ve barışa katkıda bulunmalarını bekliyoruz." dedi.

Bunun Çin için de geçerli olduğunu vurgulayan Sasse, askeri tehditlerin bu amaca ters düştüğü ve bunun daha ziyade istenmeyen askeri çatışma riskini artırdığı izlenimini taşıdıklarını belirtti.

Sasse, bölgedeki tüm partnerlere Tayvan Boğazı’nda tansiyonu düşürme çağrısında bulundu.

Fransa Cumhurbaşkanı Macron'un ABD ile ilişkiler ve Tayvan konusunda yaptığı açıklamalar
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Sasse, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un 5 Nisan'da Çin'e yaptığı 3 günlük ziyaretin dönüşünde uçakta, medya kuruluşu Politico ve Les Echos gazetesine ABD ile ilişkiler ve Tayvan konusunda yaptığı açıklamalara doğrudan cevap vermekten kaçındı.

Yabancı devlet ve hükümet başkanlarının söylediklerine ilişkin genellikle yorum yapmadıklarını ifade eden Sasse, Almanya'nın Fransa ile, bölgede kurallara dayalı düzenin, özgürlük ve istikrarın korunması konusunda yoğun bir şekilde ilgilendiklerini belirtti.

Çin, Tayvan'ı kendi toprağı olarak görüyor
Çin'in topraklarının parçası olduğunu savunduğu Tayvan, Çin Halk Cumhuriyeti'nin kurulduğu 1949'dan bu yana fiili bağımsızlığa sahip bulunuyor. Çin ana karası ile Tayvan arasında iç savaşın ardından ortaya çıkan ayrılık hala devam ediyor.

Pekin, "Tek Çin" ilkesini vurgulayarak Tayvan'ın dünya ülkeleriyle müstakil diplomatik ilişkiler kurmasına, Birleşmiş Milletler ve diğer uluslararası kuruluşlarda temsil edilmesine karşı çıkıyor, kendisini tanıyan ülkelerin Tayvan ile diplomatik ilişkileri kesmesini şart koşuyor.

Çin, ABD'nin önceki Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi'nin Ağustos 2022'deki ziyaretinden bu yana, Tayvan çevresindeki uçak ve gemi devriyelerini artırmış, Tayvan Boğazı'nı ayıran itibari "orta çizgi"yi geçtiği uçuşları düzenli hale getirmişti.

Çin ordusu, ziyaretin ardından Ada çevresinde fiili abluka oluşturan askeri tatbikatlar düzenlerken, gerçek silah ve mühimmatın kullanıldığı tatbikatlarda Çin ana karasından ateşlenen güdümlü füzeler, Tayvan yakınlarındaki sulara düşmüştü.

Dünya Haberleri

Navantia, Titanic'i inşa eden Harland & Wolff'u satın alıyor
Balıkçı gemisini kaçıran korsanlar 10 milyon dolar fidye istiyor
Balıkçıların bulduğu yazı dilini kimse okuyamıyor
Husiler, Yemen krizini çözmeye hazır olduklarını duyurdu
Denizlerdeki yükselme dünya genelinde 34 şehri yok edecek