Yemen'deki Husilerin, Kızıldeniz'de İsrail'le bağlantılı veya işbirliği içinde olan gemilere yönelik saldırılarının yankıları sürerken ABD'nin Wall Street Journal (WSJ) gazetesi konuyla ilgili bir özel haber yayımladı. 

WSJ muhabirleri, İran'ın bölgedeki casus gemisinin Husilere bu saldırılarda yardım ettiğini bildirdi. Batı'daki ve Ortadoğu'daki güvenlik yetkililerine dayandırılan haberde İran'ın paramiliter güçlerinin, aralarında drone ve füzelerin de bulunduğu silahları ve tam zamanlı istihbaratı Husilere sağladığı iddia edildi. 

Adları ve görevlerinin gizli kalmasını isteyen yetkililer, İran'ın Kızıldeniz'de konuşlu bir gemisinin Husilere saldırı için gerekli koordinatları verdiğini savundu. Batılı bir istihbarat yetkilisi, "Husiler gemileri hedef almalarını sağlayacak radar teknolojisine sahip değil. İran'ın yardımına ihtiyaçları var. Bu olmadan o füzeler yalnızca suya düşer" dedi. 

İran'ın BM Büyükelçiliğine ulaşan gazete yanıt alamadı. Husilerin sözcüsüyse bu saldırılar için Tahran'ın yardımına ihtiyaç duymadıklarını öne sürdü:

Dünyanın en büyük gücüymüş gibi her şeyi İran'a atfetmek tuhaf. Son yıllarda bize yönelik saldırılarda kendilerini kanıtlamış istihbarat tesislerimiz var.

Suudi Arabistan destekli Yemen yönetimiyle yıllardır savaşan Husilerin İran'dan yardım alması bir sır değil. ABD daha önce defalarca Tahran'ın Husilere yardımını ifşa etmişti. Kızıldeniz'deki gemilere yapılan son saldırılar konusunda Beyaz Saray yine İran'ı işaret etse de bu yardımın casus gemi kısmı daha önce açıklanmamıştı. 

WSJ'nin haberine göre Amerikalı yetkililer İsrail'in Husileri de doğrudan hedef alarak Ortadoğu'daki ateşin daha da büyümesine engel olmaya çalışıyor. İsrail de Husilerin durdurulması için Batı'nın İran'a baskı yapmasını istiyor. 

Gazze savaşı, Husileri harekete geçirdi
Yemen'deki Husilerin lideri Abdülmelik el-Husi, 14 Kasım'daki televizyon konuşmasında, İsrail'in abluka altındaki Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarına tepki olarak Kızıldeniz'de İsrail gemilerini hedef alabilecekleri tehdidinde bulunmuştu. Husilerin askeri sözcüsü Yahya Seri de 19 Kasım'da X sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, İsrail bandıralı her türlü gemiyi hedef alacaklarını duyurmuştu.

Ardından Husiler, farklı bandıralara sahip çok sayıda gemiye İHA ve füze saldırısı düzenledi. WSJ, Husilerin saldırdığı gemilerin İsrail'le bağı hakkında "ya çok az var ya da hiç yok" diyor.

Son dönemlerde Husilerin eylemlerinin ardından çok sayıda gemicilik şirketi de Kızıldeniz'deki seferlerini durdurma kararı aldı. Bazı gemilerse yakalanmamak için telsizlerini kapatarak geçmeye çalışıyor. Bölgedeki durumun petrol ve sigorta maliyetlerini artıracağı tahmin ediliyor. 

ABD'nin uluslararası "Deniz Görev Gücü" hamlesi
Pentagon, 6 Aralık'ta Yemen’deki Husi güçlerinin Kızıldeniz’deki ticari gemilere yönelik saldırılarına karşı uluslararası "Deniz Görev Gücü" kurulması için görüşmeler yaptıklarını bildirmiş, 18 Aralık’ta da "Refah Muhafızı Operasyonu" adında çok uluslu bir misyonun oluşturulduğunu duyurmuştu. Misyonda ABD'nin yanı sıra İngiltere, Bahreyn, Kanada, İtalya, Fransa, Hollanda, Norveç ve Seyşeller gibi ülkelerin yer alacağı ifade edilmişti.

Buna karşılık olarak, Yemen'deki Husilerin lideri Abdülmelik el-Husi, "Amerika'nın gerilimi tırmandırmaya yönelik herhangi bir eğilimi veya Yemen'i hedef alması karşısında boş durmayacaklarını" belirtmiş ve "ABD'yi, İsrail gemilerini korumak amacıyla Kızıldeniz'i askerileştirmeye çalışmakla" suçlamıştı.