Filipinler Haber Ajansına (PNA) göre, Marcos Jr, başkent Manila'da düzenlenen törene katıldı.

Törende, Filipinler Deniz Alanları Yasası ve Filipinler Takımadaları Deniz Hatları Yasası'nı imzalayan Marcos Jr, ülkenin uluslararası kurallara uymaya bağlılığını dile getirerek imzaladığı yasalarla ülkenin deniz kaynaklarının ve biyolojik çeşitliliğin korunmasını hedeflediklerini belirtti.

Marcos Jr, yasaların, deniz ve takımadalar kapsamında "Filipinler kimliğinin önemini" vurguladığını kaydederek bu yasalarla uluslararası ve iç hukukun uyumunun sağlandığını ifade etti.

Filipinler Deniz Alanları Yasası'nın, ülkenin sosyal, ekonomik, ticari ve diğer faaliyetlerini yürüteceği yasal alandaki hak ve yetkilerini tanımladığı ve ihtilaflı Güney Çin Denizi dahil deniz egemenlik bölgelerini ve sınırlarını tarif ettiği belirtildi.

Filipinler Takımadaları Deniz Hatları Yasası'nın da yabancı deniz ve hava araçlarının Filipinler sularından geçişi için deniz ve hava hatlarını çizdiği kaydedildi.

Çin'den tepki
Öte yandan, Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mao Ning, Marcos Jr'ın yasaları imzalamasını kınayarak protestosunu iletmek üzere Filipinler'in Pekin Büyükelçisi Jaime FlorCruz'u bakanlığa çağırdıklarını açıkladı.

Mao, Filipinler'in "Güney Çin Denizine ilişkin Daimi Tahkim Mahkemesinin yasa dışı kararını sağlamlaştırmak için iç hukuka başvurduğunu" savundu.

Güney Çin Denizi anlaşmazlığı
Güney Çin Denizi, kıyıdaş ülkelerin bağımsızlıklarını kazandığı İkinci Dünya Savaşı sonrasından bu yana bölge ülkeleri arasında egemenlik ihtilaflarının odağında yer alıyor.

Çin, ilk kez 1947'de yayımladığı haritayla Güney Çin Denizi'nin yüzde 80'i üzerinde egemenlik iddiasında bulunurken, yer altı kaynakları açısından zengin bölgede Filipinler'in yanı sıra Vietnam, Brunei ve Malezya da hak iddia ediyor.

Bölge ülkelerinin yanı sıra ABD, Çin'in bölgedeki ihtilaflı adalarda üsler inşa etmesine, askeri unsurlarının yanı sıra sivil gemi filolarıyla varlık göstermesine karşı çıkıyor.

Lahey'deki Daimi Tahkim Mahkemesi, 2016'da Filipinler'in başvurusuyla verdiği kararda, Çin'in Güney Çin Denizi'nde tek taraflı egemenlik taleplerinin yasal olmadığına hükmetmişti.