Panama’nın ulaşım altyapısı son dönemde küresel gündemin üst sıralarına taşınırken, Danimarka merkezli denizcilik devi Maersk’in liman işletme kolu APM Terminals, ülkenin en kritik lojistik varlıklarından biri olan Panama Canal Railway Company’yi (PCRC) satın aldı. Satın alımın bedeli açıklanmadı. PCRC, daha önce Canadian Pacific Kansas City ile Lanco Group/Mi‑Jack ortaklığının kontrolündeydi.

PCRC, Atlas Okyanusu ile Pasifik Okyanusu’nu birbirine bağlayan 76 kilometrelik tek hatlı bir demiryolu işletiyor. Hat, Panama Kanalı’na paralel uzanıyor ve özellikle konteyner taşımacılığında önemli bir alternatif güzergâh sunuyor. 2024 yılında şirketin gelirleri 77 milyon dolar, FAVÖK (EBITDA) ise 36 milyon dolar olarak kaydedildi. Özellikle geçen yıl Panama’daki kuraklık nedeniyle kanal trafiği aksarken, Maersk bu demiryolu hattını yoğun olarak kullanmıştı.

APM Terminals CEO’su Keith Svendsen, satın alıma ilişkin yaptığı açıklamada, “Panama Canal Railway Company, kıtalararası konteyner taşımacılığı alanındaki temel hizmetlerimizle uyumlu, bölge için cazip bir altyapı yatırımı. Operasyonel mükemmeliyetiyle tanınan şirket, küresel müşterilerimize daha geniş hizmet yelpazesi sunmamız için büyük bir fırsat sağlayacak.” dedi.

Bu gelişme, ABD Başkanı Donald Trump’ın yeniden göreve gelmesiyle Panama üzerindeki jeopolitik tansiyonun arttığı bir döneme denk geliyor. Trump, Panama Kanalı üzerindeki ABD kontrolünü yeniden sağlama vaadiyle dikkat çekerken, Çinli CK Hutchison da Panama’daki iki limanını, BlackRock ve Mediterranean Shipping Company (MSC) ortaklığına 22,8 milyar dolarlık satış planına dahil etti. Ancak bu satışa Çin yönetimi şiddetle karşı çıkıyor.

Panama, küresel ticaretin en hassas geçiş noktalarından biri olarak, yalnızca ticari değil, jeopolitik güç mücadelesinin de odak noktası haline gelmiş durumda. APM Terminals’in bu hamlesi, bölgedeki stratejik pozisyonunu güçlendirmek isteyen aktörler arasında yeni bir denge unsuru olabilir.