10 soruda Fukuşima Dai-içi'deki atık suyun birikme ve tahliye süreci
Uluslararası Atom Enerjisi Ajansının (UAEA), Fukuşima Dai-içi Nükleer Santrali'ndeki atık suyun denize tahliyesine yeşil ışık yakmasıyla Japonya, sürece hız kazandırmayı hedefliyor.
2011'deki deprem ve tsunami sonrası hasar gören Fukuşima'da Dai-içi santralinde biriken radyoaktif özellikli atık suyun Pasifik Okyanusu'na tahliye planı, ülke kamuoyunda gündem oluşturuyor.
Japonya hükümeti, komşu ülkelerin ve yerel balıkçıların, tahliye edilecek atık suyun gıda güvenliğini, insan sağlığı ve çevre için risk oluşturabileceğine dair endişelerini hafifletmeyi hedefliyor.
UAEA'dan onay alan Japonya hükümeti, böylelikle daha önce bu yılın yaz mevsimi olarak duyurulan denize tahliye planının başlatılacağı net tarihe karar verebilecek.
AA muhabiri, Mart 2011'de bölge kıyılarını vuran tsunami sonrası hasar gören Fukuşima Dai-içi santralinde yıllardır biriken atık suyun durumu ile tahliye planının detaylarını 10 soruda derledi.
1 - Kirli ya da atık su nedir?
Tokyo Electric Power (TEPCO) işletimindeki Fukuşima Dai-içi Nükleer Santralinde 1, 2 ve 3 no'lu reaktörler, Mart 2011'de tsunamide hasar gördü.
Soğutma işlevini yitiren reaktörlerde, çekirdek erimeleri meydana geldi. Eriyik nükleer yakıt, enkaz halinde tesis içerisinde kaldı.
Yakıt enkazını soğutmak üzere su kullanılıyor, kullanılan su kirleniyor. Kirlenen su, yüksek konsantrasyonda radyoaktif madde içeriyor.
Reaktör binalarına yeraltı ve yağmur suları da akıyor. Bu sular, birbirine karışarak günde yaklaşık 100 ton kirli su oluşmasına yol açıyor.
2 - Radyoaktif madde sıfıra iniyor mu?
TEPCO, radyoaktif madde miktarını, ulusal standardın altına indirmek amacıyla Gelişmiş Sıvı İşleme Sistemi (ALPS) olarak tanınan filtrelemeyi kullanıyor.
ALPS filtrelemesi vasıtasıyla işlem gören bu suya "işlenmiş su" adı veriliyor. Ancak radyoaktif "trityum" materyali, kirlenmiş sudan ayrışmıyor.
Trityum işlenmiş suda kalıyor. Mevcut teknoloji ile ayrıştırılamayan trityum içeren işlem görmüş su, tesis sahasındaki tanklarda depolanıyor. Biriken su, tesis yerleşkesindeki depolama tanklarının sayısının artmasına da yol açıyor. Tanklarda biriken suyun tahliyesi endişe oluşturuyor.
Halihazırda 1000'i aşkın tank, nükleer santral tesisinde bulunuyor. Nisan 2021'de Japon hükümeti, arıtılmış suyu okyanusa salmaya karar verdi.
Tankların, yüzde 98 doluluk kapasiteye ulaştığı bildiriliyor. TEPCO'ya göre, kapasitenin Şubat-Haziran 2024 döneminde yüzde 100'e ulaşması bekleniyor.
3 - Ne kadar seyreltilecek?
İşlenmiş suda kalan radyoaktif trityum, iki ek nötrona sahip, üçlü hidrojen izotopu olarak biliniyor ve hidrojen ile neredeyse aynı özelliklere sahip.
Söz konusu işlenmiş suyu büyük miktarda deniz suyuyla seyreltmeyi planlayan TEPCO, trityum konsantrasyonunu ulusal standardın 40'ta 1'inin altına düşürecek.
Radyoaktiviteye sahip maddeler içeren suların doğal ortama tahliyesiyle ilgili Japonya hükümetinin düzenlemelerine uyum sağlanacak.
Ulusal standart, litre başına 60 bin bekerel seviyesinde. TEPCO, seyreltmeyle litre başına 1500 bekerelin altına düşürüleceğini beyan ediyor.
Dünya Sağlık Örgütünün (DSÖ) belirlediği kılavuz doğrultusunda, içme suyu kalitesi için 10 bin bekerel seviyesinin altında olması gerekiyor.
4 - Anormal durum yaşanırsa ne olacak?
ALPS filtrelemesiyle ayrışmayan ve bilimsel olarak "trityum bulanıklı" olarak bilinen su, seyreltme sonucu denize tahliyeye hazır hale getirilecek.
Tahliyenin yapılacağı bölge, nükleer santral sahasının yaklaşık bir kilometre açıklarında. Tanklardaki su, denizin altına inşa edilen tünel vasıtasıyla boşaltılacak. Böylelikle atık su, sahil hattındaki deniz suyu sirkülasyonuna değil denizcilik faaliyetlerinin rutin yapıldığı kıyı bölgelerden uzaktaki okyanus sularına karışabilecek.
Deniz altı tüneline ek olarak seyreltme oranını yükseltmek için pompalar ile acil durumda tahliyeyi askıya almak ya da durdurmak için kapatma vanaları kuruldu.
Tesis yerleşkesinde tahliyeye yönelik inşaat faaliyetleri, haziran sonunda tamamladı. İşletici TEPCO, inşaatların standartları karşıladığına dair NRA'dan onay bekliyor.
Japonya hükümeti ve TEPCO, tahliye sonrası trityum seviyesini izlemeyi sürdürecek. Herhangi bir anormallik gözlemlenirse, tahliye süreci durdurulacak.
5 - UAEA'nın raporları ne diyor?
1957'de kurulan UAEA, Birleşmiş Milletler (BM) bünyesinde "nükleer gözlemci" olarak tanınıyor. Yıl başı itibarıyla 176 üyeye sahip UAEA, nükleer enerjinin barışçıl kullanımı ve nükleer silahların yayılmasını önlemeyi hedefliyor.
NRA'nın yaptığı denetlemelere ek olarak Japonya hükümeti, süreci tahkik etmek için UAEA'dan bağımsız tetkikler yapmasını istedi.
Hükümet ile UAEA, Temmuz 2021'de anlaşma imzaladı. Bu doğrultuda UAEA, Japonya'nın tahliye öncesi ve sonrası faaliyetleri ile sürecin şeffaflığını tetkik edilmesinde işbirliği yapıyor.
2023 bahar mevsimine kadar UAEA, işlenmiş suyun tahliyesinin güvenliği ve TEPCO'nun analitik kapasiteleri hakkında geçen yıl 4 ve bu yıl 2 rapor yayımladı. Raporlarda, biriken atık su ve tahliye sürecine yönelik herhangi bir sorun olmadığı kayda geçirildi.
6 - Net tarih belli mi?
Nihai güvenlik değerlendirmesi için kapsamlı tahkik faaliyeti, santral yerleşkesinde bu yıl mayıs ve haziranda gerçekleştirildi.
Rapor doğrultusunda, UAEA, Japonya hükümeti ve TEPCO'nun işlenmiş suyun Pasifik Okyanusu'na tahliyesine yeşil ışık yakmış oldu.
Uluslararası örgütten onay alan Japonya hükümeti, böylelikle daha önce yaz mevsimi olarak duyurulan tahliye planının başlatılacağı net tarihe karar verebilecek.
7 - "Toplam trityum miktarı" ifadesi nedir?
UAEA Başkanı Rafael Mariano Grossi ve heyeti, Tokyo ziyareti kapsamında bir araya geldiği Japonya Başbakanı Kişida Fumio'ya tahliye planına yönelik UAEA'nın nihai raporunu teslim etti.
Ajansın kapsamlı değerlendirmesini içeren raporun, bilimselliği ve tarafsızlığı vurgulanırken, Japonya hükümetinin, atık suyun tahliyesi planının güvenlik standartlarıyla uyumlu olduğu vurgulandı.
Raporda, "ALPS ile seyreltilen suyun tahliyesinde her yıl salınacak toplam trityum miktarının, doğal süreçlerle her yıl atmosferde üretilen radyonüklit miktarının çok altında olacağı unutulmamalı" ifadeleri kullanıldı.
Grossi, Başbakan Kişida ile görüşmesi sonrası "Japonya hükümeti, planı uygulamaya karar verirse çevre, su, balıklar üzerinde ihmal edilebilir bir etkiye sahip olacak." açıklamasında bulundu.
Planının işletilmesi sürecini UAEA'nın izlemeye devam edeceğini kaydeden Grossi, "Ajans, gelecek yıllarda daimi burada olacak, faaliyetleri gözden geçirecek ve değerlendirecek." dedi.
8 - Balıkçılar ne düşünüyor?
Radyoaktif özellikli atık suyun denize boşaltılmasının bölgedeki deniz canlılarına olumsuz etkileri olabileceği gerekçesiyle aktivistler, balıkçılar ve çevre grupları endişelerini süreç içerisinde bildirdi.
Japonya Balıkçılar Kooperatifleri Ulusal Federasyonu (JF Zengyoren) Başkanı Sakamoto Masanobu, atık suyun denize boşaltılması planına karşı çıktıklarını merkezi hükümete aktardı.
"Hükümetin 'okyanusa boşaltım tek çözüm' yönündeki duruşunu destekleyemeyiz." diyen Sakamoto, sektöre yönelik olası olumsuz etkilerinin sorumluluğunu, hükümetin üstlenmesi gerekeceğini savundu.
9 - Finansal destek sağlanıyor mu?
Yerel halk ve balıkçılar ise deniz ürünlerinin itibarının zarar göreceğinden endişe duyuyor ve işlenmiş suyun okyanusa boşaltma planına karşı çıkıyor.
Bölge geneli toplam balık avı, nükleer kazadan öncekinin sadece yüzde 20'si kadar. Hükümet, kıyı çevresinden 44 balık türünün sevkiyatını kısıtlamaya devam ediyor.
Japonya hükümeti, 2021 mali yılında, deniz ürünleri piyasasının kalkındırılmasını teşvik amacıyla 30 milyar yen (207 milyon dolar) değerinde finansal fon oluşturdu. Buna ek olarak balıkçılık sahalarının gelişimini desteklemek için 2022 mali yılında 50 milyar yenlik (346 milyon dolar) bir fon daha kuruldu.
10 - Komşu ülkelerin yaklaşımı?
Japonya'da önceki Suga Yoşihide hükümeti, santralde biriken atık suyun denize boşaltılması planını Nisan 2021'de duyurmuştu.
Tokyo hükümetinin tahliye kararına, komşu ülkeler Çin, Güney Kore ve Tayvan tepki gösterirken, ABD kararı "anlayışla karşıladığını" açıklamıştı.
UAEA ise söz konusu kararı desteklediğini ve planının şeffaflığının artırılmasına yönelik işbirliği yapacağını bildirmişti.
Japonya hükümetinin, UAEA raporunun içeriğini yurt içi ve dışında kamuoyuna açıklayabileceği kaydediliyor.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.